Saf Meyve Suyu: Sağlıklı mı, Değil mi?
19-06-2021
08:46
Meyve suyu bir zamanlar sağlıklı bir diyetin parçası olarak görülüyordu, ancak bugün genellikle yüksek dozda şekerden biraz daha fazlasını sağladığı düşünülüyor. Giderek artan bir şekilde meyve suları abur cubur olarak görülüyor ve tüketim düşüyor. Ancak, meyve suyu diyetlerimizden tamamen çıkarılmamalıdır. Meyve tüketmemenin başlıca nedenleri, çaba gerektirmesi ve genellikle zahmetli olmasıdır. Ancak meyve suyu, aynı sağlık geliştirici kimyasallar yelpazesini sağlarken bozulmamış meyve problemlerini önler. Araştırmalar, saf meyve suyu içmenin bizim için iyi olabileceğini göstermiştir. Ayrıca uluslararası bir beslenme araştırması, saf meyve suyu içen yetişkinlerin daha düşük obezite riski altında olduğunu ve daha iyi insülin duyarlılığına sahip olduğunu ortaya koymuştur. Ancak bu faydalara rağmen, çeşitli baskı grupları ve diğer kuruluşlar hala meyve suyunun diyetimizin bir parçası olmaması gerektiğini önermektedir. Ancak endişeleri, şekerle tatlandırılmış gazlı içeceklerle bir analojiye ve meyve suyunun gerçekte ne olduğu konusundaki kafa karışıklığına dayanıyor. Duyulan korku, meyve suyunun doğal olarak oluşan şeker içermesi nedeniyle obezite riskini artırmasıdır. Meyve suyu şeker içermesine rağmen, şeker içeren içeceklere benzememelidir.
"Meyve suyu" terimi, meyveden (varsa) az miktarda meyve suyu içeren şekerle tatlandırılmış içecekleri içerir. Buna karşılık, saf meyve suyu ilave şeker içermez. Araştırmalar, bu içeceklerin vücudumuz üzerinde çok farklı etkileri olduğunu göstermiştir. Şekerle tatlandırılmış meyve suyunun, diyabet riskini arttırdığı bulunmuştur. Ayrıca şekerli içeceklerin altı yaşın üzerindeki çocukların ağırlığını artırdığını, saf meyvenin ise artırmadığını göstermiştir. Meyve suları, C vitamini, polifenoller ve karotenoidler gibi, şekerle tatlandırılmış içeceklerde yalnızca sınırlı miktarlarda bulunan, sağlığı geliştirici birçok besin maddesi içerir. Özellikle C vitamini, düşük kan basıncı, daha düşük kalp hastalığı riski ile ilişkilendirilmiştir. Meyvelere kırmızı, mor ve mavi renklerini veren polifenoller, antioksidan, antienflamatuar ve antiviral özelliklere sahiptir. Flavonidler üzerinde yapılan çalışmalar, dörtte bir oranında erken ölüm riskini ve başka bir polifenol olan antosiyanidinlerin alımının, diyabet geliştime riskini azalttığı bulunmuştur. Son olarak, karotenoidler (turuncu, sarı ve kırmızı renklerden sorumlu) daha düşük kanser riskleri ile ilişkilendirilmiştir. Çalışmaların bir özeti, onları ağız ve gırtlak kanseri geliştirme riskinin daha düşük olmasıyla ilişkilendirmiştir. Benzer şekilde, kandaki daha yüksek karotenoid seviyeleri, meme kanseri oranının azalmasıyla ilişkilendirilmiştir.