Reflü Nedir? Reflü Nasıl Tedavi Edilir?

03-08-2022 11:33
Reflü Nedir? Reflü Nasıl Tedavi Edilir?

Reflü problemi yaşayan kişi sayısı oldukça fazladır. Hayatımızı doğrudan etkileyen bu hastalığı hayatımızdan çıkarmak aslında oldukça kolaydır. Doğru bir beslenme ve yaşam tarzı ile reflüye elveda diyebiliriz. Peki reflü hastalığı nedir? Hangi nedenler reflüye sebep olur? Hangi yiyecekler reflüye iyi veya kötü gelmektedir? Reflü tedavisi nasıl yapılır? Reflü hakkında bilmek istediğiniz her konuyu makalemizden öğrenebilirsiniz.

Reflü Nedir?

Mide yemekleri sindirmek için asit ürettikten sonra yemek bitiminde bu asidin mide içinden yemek borusuna taşarak yemek borusunu tahriş etmesidir. Temel olarak bu geriye doğru taşma eylemine "reflü” denmektedir. Midedeki asit, pankreas ve safra sıvısının yemek borusuyla temas etmesine kısaca reflü adı verilmektedir. Bu temas göğüste, sırtta ve boğazda yanma hissi oluşturur. Yanma hissi genellikle yemeklerden sonra oluşur. Reflü olarak geriye taşan asit yemek borusunda ciddi hasarlara sebep olabilir. Bu hasarlar sonucunda oluşan acı ve ağrıya "heartburn”, halk içinde bilinen ismi ile yanma demekteyiz.

Yemek borusunda olan hasara ise "özofajit” denir. Yemek borusu, midenin aksine aside alışkın değildir. Mide asidik etki ile başa çıkmak için kendi sistemlerine sahiptir. Yemek borusunda bu mekanizmalar yoktur. Vücudumuz, yemek borusunun tahrişini engellemek ve reflüyü geri taşmayı engeleyen "alt özofagus sfinkter” ismi verilen bir kapıya sahiptir. Sorun bu kapıdaki gevşeme ve bozulmalardan (mide fıtığı) kaynaklanır. Bu kapının bozulması reflü hastalığına sebep olmaktadır.

Kronik asit reflü, gastroözofageal reflü hastalığı (GERD) olarak bilinir ve yemek borusu kanserine dahi yol açabilir. Mide basıncının arttığı her durum reflünün şiddetini de arttırır.

Reflü belirtileri kesilmediğinde ve doktor görüşmelerinden sonra tanısı konduktan sonra tedavisi mümkün bir hastalıktır.

Reflünün Nedenleri Nelerdir?

Reflünün belli tek bir nedeni bulunmamakla birlikte bir çok etken reflüye sebep olmaktadır. İşte bu etkenlerden bazıları:

•    Sürekli ayaküstü atıştırmak
•    Kirli kava
•    Kimyasal ilaçlar
•    Uyuşturucular
•    Sigara ve alkol tüketimi
•    Fazla kilo
•    Spor ve egzersiz eksikliği

Reflünün Belirtileri Nelerdir?

En çok görülen belirti göğüste yanma hissidir. Baz kimseler bu yanma hissini omuz, boyun, sırt hatta kollarında da hissedebilir. Bu ağrı yanıltıcı dahi olur. Kişi kalp krizi geçirdiğini dahi düşünebilir.

Göğüs ağrısı ve kalp sorunu şüphesi ile gelen hastalara yapılan anjiyolarda sonuçları negatif olan hastaların yarısında reflü özofajit olduğu saptanmıştır.
Özofajitte ağrı yoğun ve sık şekilde başlar ve uzun süre sürer. Kişiyi uykusundan kaldırır.  Sırt üstü yatma ve öne doğru eğilmede ağrı daha çok hissedilir. Asitli olmayan gıdalar ve öğün aralıklarının arttırılması ile bu ağrılar hafifler.

Bu tip hastaların yarısında regürjitasyon (kusma), pyrozis ( göğüs kemiği arkasında yanma hissi) ve disfaji ( yutkunma güçlüğü) semptomlarda görülebilmektedir. Hareket ile bağlantılı olmadan da bu bulgular görülebilir. Sternum (göğüs kafesi kemiği) altı ve sırt bölgesinde olan ağrı ve yanma hissi diğer vücut bölgelerinde görülmez.

Ağrıya eşlik eden ağızda ekşi asitli tat hissetme ve asitli su gelmesi, kusma belirtisine eşlik eder. Ağıza gelen asitli su boğaz ve ağızda da çok kötü bir tat bırakır. Bu his genellikle yemeklerden sonra olduğu gibi yemek sırasında da görülebilir.

Reflü semptomları daha çok uyku veya sırt üstü yatarken dinlenme sırasında meydana gelir. Diğer belirtiler arasında ise karında şişkinlik, hıçkırık, kesilmeyen öksürük, astım nöbetleri, boğazda gıcık hissi, sık geğirme, yoğun ağız kokusu, ses kısıklığı, ses tellerinde nodül sayılabilir.


Reflü Nasıl Ağrı Yapar?

Sürekli olarak boğazda batma hissi olan, boğaz temizleme ihtiyacı hisseden, farenjit veya larenjit sorunu olan kişilerin altında olan neden reflüdür. Geçmeyen öksükleri olan kişilerin yarısının reflü hastalığı olduğu bulunmuştur. Astım ile birleşince yanıltıcı olabilmektedir. Bu iki durum birbirini daha da kötüleştirir.

Özellikle kalp ağrısı ile ayrılamayan bir ağrı yaptığından hastalar sıklıkla kalp krizi şikayeti ile doktora gelmektedir. Önce kalp durumuna bakıldıktan, ve kalp ile ilgili bir tanı konmamışsa bu ağrılar için reflüden şüphelenilmesi gerekir.

Günümüzde insanların yaklaşık, yüzde 20'sinde görülmekte olan reflü, kronik bir hastalıktır. Genellikle düzensiz beslenme alışkanlıklarından kaynaklanan, yaşam kalitesini düşüren, dikkat edilmediği taktirde, ciddi boyutlara ulaşan bir rahatsızlık olarak bilinmektedir. Belirtileri kişiden kişiye değişiklik gösterir. Dikkat edilmediği taktirde can sıkıcı boyutlara ulaşabilen hastalığın belirtileri, kişiden kişiye göre değişiklik göstermektedir.

Bir başka şekilde reflü; Mide altında normal zamanda kapalı duran, ancak bir şeyler yeme sırasında açılan bir kapakçık bulunmaktadır. İşte bu kapakçığın, sağlıksız beslenme kaynaklı olarak gevşemesi ve özelliğini yitirmesi ile midedeki asidin yemek borusuna doğru geri gelmesi olarak da tanımlanabilir.

Beslenme bozukluğundan dolayı ortaya çıkan reflü hastalığı, asitli, baharatlı, kafeinli besinler ile alkol ve sigara tüketimi nedeniyle şiddetli ağrılara neden olabilmektedir. Reflü, mide de yanma ve ekşime rahatsızlıkları dışında, göğüs ağrısı şeklinde görüldüğü için bu ağrı birçok kişi tarafından kalp krizi belirtileri ile karıştırılabilmektedir.

Reflü ağrısı, yemek borusunun omuz hizasında boyuna yakın bölgede, mideye yakın olan karnın üst kısmında ve göğüsün tam ortasında hissedilmektedir. Bazen bu ağrıların sırta vurduğu ve özellikle uzanma sırasında çok şiddetli olduğu görülmektedir. Ağrılar genelde bir şeyler yedikten sonra ortaya çıkmakta, bazen uzun sürmekte bazen ise kısa aralıklarla hissedilebilmektedir.

Reflüye İyi Gelen Şeyler Nelerdir?

Reflü yenilen gıdalara dikkat edilmediği sürece, sürekli nükseden bir rahatsızlıktır. Bu yüzden öncelikle hastalığı tetikleyici beslenme alışkanlıklarından uzak durulması gerekmektedir.

 Yağlı, asitli, kafeinli ve baharatlı, kısacası reflü için zararlı gıdalardan uzak durmak gerekmektedir. Bunların yerine; Peynir, haşlanmış patates, haşlanmış sebze, elma gibi meyveler tercih edilmelidir.

Genel sağlık açısından da önemli olan su tüketimi artırılmalı, spor yapılmalı, fazla kilo varsa verilmeli, kullanılan yastık yüksekliği 30 santimetre olacak şekilde ayarlanmalı ve uyumadan en az 4 saat önce yemek yeme olayı bitirilmelidir. Korse gibi göğsü sıkıp nefes almayı zorlaştıracak giysiler giyilmemelidir.

 Ayrıca doktor tavsiyesi olan mide koruyucu gibi ilaçların düzenli kullanılması, reflüye iyi gelen etkenler olarak sayılabilir.

Reflü Teşhis Yöntemleri Nelerdir?

Reflü teşhis yöntemleri, günümüzde teknolojinin gelişmesi ile birlikte oldukça ileri seviyeye gelmiştir. Bunları; Reflü sintigrafisi, reflü film çekimi, endoskopi gibi hastanelerde ilk sırada kullanılan yöntemler olarak sıralamak mümkündür.

 
Reflü Hastalığı 
Reflünün Yol Açtığı Hastalıklar Nelerdir?

•    Çocukken de reflü olunabilir. Reflü çocuklarda büyüme ve gelişme sorunlarına yol açar.
•    Akciğere mide sıvısının kaçmasına neden olabilir. Buna bağlı zatürreler ortaya çıkabilir.
•    Astım, bronşit, farenjit, larenjit tipi solunum rahatsızlıklarına yol açabilir.
•    Sıklıkla yemek borusu iltihaplarına yol açabilir.
•    Sindirim sistemi kanamalarına yol açabilir.
•    Kansızlığa (anemi) yol açabilir.
•    Yemek borusu kanserine neden olacak Barrett hastalığına sebep olabilir.
•    Ve tedavi edilmediği takdirde kansere sebep olabilir.
 
Reflü Diyeti Nasıl Olur
İnsanlar değişen dünya standartlarının etkisiyle sıkça hareketsiz kalmaktadır. Bu sebeple birçok insan diyet yapma ihtiyacı duyar. Ama insanlar çeşitli sağlık sorunlarından dolayı her diyeti uygulayamaz. Klasik bir diyet uygulamamızı engelleyen hastalıklardan biri de reflü diye adlandırdığımız mide rahatsızlığıdır. Reflü mide içerisindeki sıvıların yemek borusunu takip ederek ağıza kadar ulaşması durumudur. Reflünün en belirgin özelliklerine örnek olarak mide yanması ve ağıza gelen acı tat gösterilebilir.

Reflü Diyeti Nedir?

Reflü diyeti bu rahatsızlığa sahip olan insanların tercih ettiği oldukça başarılı bir programdır. Bu diyetin temel özelliği mideyi yormayacak şekilde porsiyon ve öğün planlamaktır. Reflü diyetini uygularken dikkat edilmesi gereken en önemli nokta baharatlı yiyeceklerden uzak durulması olacaktır.

Reflü Diyeti Nasıl Uygulanır?

Bu diyeti uygulayan kişi tavsiyelere bağlı kalmadan kendine göre uygun bir diyet programı oluşturabilir. Tıpkı klasik diyetler gibi Reflü diyeti de üç ana ve üç ara öğünden oluşur. Bunlar sırasıyla kahvaltı, 1. ara öğün, öğlen yemeği, 2. ara öğün, akşam yemeği ve 3. ara öğündür. Sabah kahvaltıda tercih edilmesi gereken yiyeceklerin başında protein içeren besinler yer alabilir. Bunun yanında proteinle doğru orantılı olarak karbonhidrat alımı da önemli bir faktördür. Ara öğünde mideyi yormayacak az kalorili ve vitamin değeri yüksek bir meyve tercih edilebilir.

Aynı şekilde öğlen yemeği için de az kaloriye sahip ve bunun yanında baharat içermeyen besinlerin tüketimi oldukça önemlidir. 2. ara öğün için küçük bir parça beyaz peynir ve bir dilim tam buğday ekmeği tercih edilebilir. Akşam yemeği için küçük porsiyonlarla tavuk veya balık ve bununla birlikte protein yönünden zengin yoğurt gibi süt ürünleri tüketilebilir. Son ara öğünde ise yine protein yönünden zengin süt ürünleri ile birlikte 1 porsiyon yüksek vitamin değerine sahip meyve tüketimi oldukça uygundur.

Reflü Diyetiyle İlgili Önemli Uyarı!

Pek çok özel diyet gibi reflü diyeti de bir diyetisyen gözetiminde ve sağlığı tehlikeye atmayacak şekilde, bilinçle uygulanmalıdır. Aksi taktirde istenmeyen ve oluşumu öngörülemeyen yani beklenmeyen sağlık sorunlarına yol açabilir.

Reflüye İyi Gelen Yiyecekler
Bazı besinler reflünün oluşmasını engeller veya reflü ataklarının hafif geçmesine neden olur. Bu nedenle reflü sıkıntısı yaşayan insanların beslenmelerine dikkat etmeleri gerekmektedir. Reflü hastalarının sindirimi kolay, proteini yüksek yiyecekleri tercih etmeleri ve yemek esnasından midelerini fazla doldurmamaları oldukça önemlidir. Yemek esnasında ve sonrada dik durulmalı, yatılmamalıdır.

Reflü için Tercih Edilecek En İyi Yiyecekler

Asitli Reflü için en iyi diyet, sebze, protein ve meyvelerle dengelenmiş bir diyettir. Asit reflü için en iyi yiyeceklerin örnekleri şunları içerir:

Tavuk Göğsü. Yağlı deriyi çıkardığınızdan emin olun. Kızartma yerine haşlanmış veya ızgarayı olarak tüketmek daha doğru olacaktır.

Marul, Kereviz ve Tatlı Biber. Bu hafif yeşil sebzeler mideyi yormaz ve ağrılı gaza neden olmaz.

Esmer Pirinç. Bu karmaşık karbonhidrat hafif ve doyurucudur. Sadece kızarmış olarak servis etmeyin.

Kavun ve Karpuz. Kavun ve Karpuz asitli reflü için en iyi yiyecekler arasında bulunan düşük asitli meyvelerdir.

Yulaf Ezmesi. Doyurucu ve sağlıklı bu rahatlatıcı kahvaltı standardı öğle yemeğinde de işe yarar.

Rezene. Bu düşük asitli gevrek sebzenin hafif meyan kökü aroması ve doğal yatıştırıcı etkisi vardır.

Zencefil. Doğal bir mide yumuşatıcı için kafeinsiz zencefil çayı veya düşük şekerli kurutulmuş zencefili çiğneyin.

Fasulye ve Mercimek. Sindirimi kolay ve bitkisel proteini yüksek besinlerdir. Özellikle siyah fasulyenin reflüye iyi geldiği bilinmektedir.
Lifli besinler de reflüye engel olan ve mide sağlığını düzenleyen gıdalardır. Muz, şeftali, elma, armut gibi meyveler ve kepekli tahıllar, makarna gibi gıdalar zengin lif kaynaklarıdır.

Reflü için bol sıvı alınması gerekir. Ancak bu sıvılar da özenle seçilmelidir.  Çünkü mide asidi oluşturabilecek sıvılardan uzak durmalısınız. Reflüye iyi gelen en önemli sıvı içme suyudur. Bir gün içerisinde en az 2 litre tüketebilirsiniz. Süt, kefir, doğal elma suyu, doğal havuç suyu ve poşette olmayan demlenen bitki çayları reflü oluşumunu azaltır.

Reflü Hastalarının Dikkat Etmesi Gereken Davranışlar

Reflü hastalarının reflüyü daha kötü hale getirmemek için bazı davranışlara dikkat etmesi ve reflüye iyi ve kötü gelen yiyecek tercihlerini bilmeleri önemlidir.

Reflü hastalarının aşırı yiyecek tüketmemesi önerilir.  Aşırı yemek mide üzerinde ve kapağında basıncı artırarak reflüye meyilli bir ortam yaratır. Devamında ise gelişecek kilo sorunu reflü oluşumunu tetikleyecektir. Kilo sorunu ve obezite reflü için ideal ortam yaratacaktır.

Günde üç öğün yerine daha sık mümkünse beş veya altı öğüne bölerek azar azar yemek yemek reflüyü tetiklemeyecektir.

Yiyeceklere fazla baharat atılmamalı ve soğan, sarımsak gibi reflü oluşmasına neden olan besinleri de azaltmalısınız.

Hızlı yemek yemekte reflüye sebep olan davranışlardandır. Yavaş ve çiğneyerek yemek sadece reflüyü değil birçok mide ve sindirim sorununun da önüne geçecektir.
Reflü hastaları organik gıdalara yönelmelidir.  Kimyasal katkısı yoğun, işlenmiş ve hazır gıdalar kesinlikle tüketilmemelidir.

Spor ve egzersiz mutlaka gündelik yaşantıdan eksik edilmemelidir.

Uyku ve dinlenme için yüksek yastıkları tercih etmek gerekir. Reflü sıkıntısı çeken kişilerin yatarken düz bir pozisyona sahip olması da ağrı ve yanmalara neden olabilmektedir.

Yemek borusuna zarar verecek her türlü ilaç, uyuşturucu ve irite edici maddelerden uzak durulmalıdır.

Yemek sonrasında en az 1 saat yatmamak yerinde olacaktır. Bunu sağlamak için kan şekerini yükselten ve uyku hissi getiren yiyeceklerden de uzak durmak yerinde olacaktır.

Stres aşırı yemeyi tetikleyen bir durumdur. Aşırı stres mide asitlerinin de yoğun olarak salgılanmasına sebep olacaktır. Stresten uzak durmak reflüsü olan hastalar için daha önemlidir.

Bol su içmek mide asitlerini dengelemek için iyi bir yoldur. Ancak bunu yemeklerde değil öğün aralarına bölmek daha iyidir. Aynı durum sıvı diğer içecekler içinde geçerli olacaktır. Yemek içinde alınan sıvı içecekler mide basıncını arttırır.

Bel kısmı çok sıkı tüm giysiler mide ve bağırsaklar üzerinde baskı yaratacağından reflüsü olan hastalara iyi gelmez. Konforlu ve geniş giysiler vücudunuzu rahatlatacaktır.
 
Reflü Hastalığı
 

Reflü için Tercih Edilmemesi Gereken En Kötü Gıdalar

Genel olarak yağlı, asidik veya yüksek kafeinli herhangi bir şeyden kaçınılmalıdır. Asit reflü listesi için en kötü yiyecekler şunları içerir:
 
Kızarmış Yiyecekler. Bunlar reflü için en kötü yiyeceklerden bazılarıdır. Patates kızartması, soğan halkaları ve kızarmış tavuğu yememeye çalışın. Kızartmaktan ziyade bu yiyecekleri ızgarada veya fırında pişirin. Kızarmış yiyecekler midede sindirimi daha uzun sürdüğünden mide de daha uzun süre asit salgılayacaklardır. Daha fazla asit reflü oluşumunu tetikleyen ana unsurdur.

Gece Atıştırmalıkları. Yatmadan önceki iki saat içinde bir şey yemekten kaçının. Ayrıca, gün boyunca iki ila üç büyük öğün yerine dört ila beş küçük öğün yemeyi deneyebilirsiniz.

Kahve ve Çay. Kafeinli içecekler asit reflüsünü şiddetlendirir. Keza kafeinsiz kahve de reflüye iyi gelmemektedir. Aşırıya kaçmayacak şekilde doğal ve kafeinsiz çayları tercih etmeye çalışın.

Gazlı İçecekler. Kabarcıklar midenizde genişleyerek daha fazla baskı ve ağrı yaratır. Sade su veya kafeinsiz buzlu çay seçin.

Çikolata. Bu yiyecekte üçlü asit reflü arttırıcı sorunları vardır. Kafein, yağ ve kakao. Bunun yanında çikolatada içinde olan metilksantin maddesi yemek borusu kaslarını gevşetir. Gevşek yemek borusu kasları reflüye yol açar.

Yoğun baharatlı her türlü yiyecek. Asitli sirke ve turşu uzak durulması gereken yiyeceklerdendir. Baharatlar mide yanmasını arttıracağından oluşan reflünün derecesini arttıracaktır.

Nane. Mideyi yatıştırmak konusundaki ününe aldanmayın; nane, asit reflü tetikleyicisidir.

Greyfurt ve Portakal. Narenciye meyvelerinin yüksek asitliği yemek borusu sfinkterini gevşetir ve semptomları kötüleştirir.

Domates. Ayrıca marinara sosu, ketçap ve domates çorbasından da kaçının. Hepsi doğal olarak asit bakımından zengindir.

Alkol ve Sigara. Alkol ve sigara da mide sağlığına zararlıdır. Bunun iki katı etkisi vardır. Alkol, sfinkter kapağını rahatlatır, ancak midede asit üretimini de uyarır. Özellikle sürekli ve düzenli olarak tüketilen alkol midede reflü oluşmasında büyük rol oynar. Sigara da yemek borusu girişini gevşeten bir maddedir.

Reflü Hakkında Doktorunuzla Ne Zaman Konuşmalısınız?

Asit reflü için iyi olarak sınıflandırılan yiyecekler semptomlarınızı gidermiyorsa, doktorunuzla konuşmak iyi bir fikirdir. Diğer seçenekler arasında yaşam tarzı değişiklikleri, asidi bloke edecek ilaçlar ve yemek borusu sfinkterinde cerrahi prosedürler yer alabilir.

Mide ekşimesi veya şiddetli veya sık görülen asit reflüsü varsa bir doktordan randevu almanız önemlidir.
 

 

Reflünün Tedavisi Nasıl Olur?

En yaygın görülen kronik hastalıklar içerisinde yer alan reflü, beslenme düzensizliği sonucunda baş gösteren oldukça ciddi bir rahatsızlıktır. Reflü hastalığı, mide içeriğinin (mide asidi) mideden yemek borusuna (özefagus) doğru geri gelmesidir. Günümüzde her on hastanın ikisinde görülen reflü, beslenme bozukluğundan dolayı ortaya çıkmaktadır. Yaygın olarak; Mide yanması ve mide ekşimesi şeklinde kendini belli etmeye başlayan hastalığın gelişim evresi, kişiden kişiye farklılık gösterebilmektedir. Reflü belirtileri esasen, tipik ve atipik semptomlar olmak üzere, iki başlık altında incelenmektedir. Tipik semptomlar demek; Reflünün sık karşılaşılan, yaygın belirtileri anlamına gelmektedir. Atipik reflü semptomları ise kulak burun boğaz hastalıkları ile karıştırılan belirtiler anlamına gelmektedir.

Midede yanma, ekşime, ağızda acı tat hissedilmesi, yediklerinin ağza gelmesi ve göğüs ağrısı tipik reflü belirtileridir. Atipik reflü semptomları ise; Sinüzit, ses kısıklığı, diş çürümesi, ağız kokusu ve öksürüktür.

İlerlemiş reflü durumlarında sadece yaşam tarzının diyetlerin değiştirilmesi genellikle yeterli olmaktadır. Daha ilerlemiş durumlarda ilaç tedavisi ve hatta ameliyat gerekebilir.

Reflü Hastalığını Tetikleyen Nedenler Nelerdir?

Birçok hastalıkta olduğu gibi, reflüyü de tetikleyen çeşitli sebepler vardır. Bunların en başında, son zamanların en bilinen sebebi olarak stres gelir. Sıkıntı ve stresli ortamlardan uzak durulmalıdır. Ayrıca, uyku ve yemek düzeni de reflünün kontrol altına alınabilmesi için dikkat edilmesi gereken, önemli etkenler arasında yer almaktadır. Ayrıca doktor tarafından önerilen mide koruyucu ve mide asidinin çoğalmasını engelleyici ilaçların düzenli kullanımının sağlanması, reflü belirtilerinin tedavi edilebilmesi açısından son derece önemlidir.

Reflü Hastaları Neler Yemelidir?

Mide asidinin, mideden yemek borusuna doğru geri gelmesi olarak tanımlanan reflü, can sıkıcı bir hastalık olarak bilinmektedir ve bu hastalığın semptomlarını hafifletmek amacıyla, mide asit seviyesini yükseltmeyecek gıdalar tercih edilmelidir. Bu amaçla şunlar tüketilmelidir: Lif bakımından zengin gıdalar, elma, havuç gibi meyveler, peynir, haşlanmış patates.

Reflü Hastaları Neler Yememelidir?

Kahve, çikolata, gazlı içecekler, soğan, sarımsak, sigara, alkol, yağlı yiyecekler, domates, ekşili yiyecekler reflü hastalarının çok az ya da hiç tercih etmemeleri gereken gıdalardır.

Reflünün Tedavisi Var Mı?

Reflünün, düzensiz beslenme kaynaklı bir hastalık olmasından dolayı. Öncelikle kişinin yaşam tarzını değiştirmesi ve sağlık için kendini düzenli bir beslenmeye adapte etmesi gerekmektedir. Örneğin; Az ve sık yemek yemek, bol su içmek, spor yapmak, yemek yedikten hemen sonra uyumamak, gazlı ve yağlı gıdalardan uzak durmak gerekir.,

Reflü Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Öncelikle reflü tedavi yöntemlerinin başında düzenli bir beslenme programı uygulamak, sonrasında ise doktor tarafından tavsiye edilen ilaçların devamlı olarak kullanılması gelmektedir. Daha ileri seviyede reflü şikayetleri olan hastalar için ise, cerrahi yöntemler yani ameliyatla tedavi sağlanabilmesi mümkündür.

 

Reflü Hastalığı Tedavi Edilmezse Ne Olur?

Günümüzde birçok reflü hastası bu soruyu sormaktadır. Reflü tedavi edilmez ise ne olur? Eğer reflünün ilerlememesi için alınan tedbirler yeterli gelmediyse ya da kullanılan ilaçlar reflüyü tedavi etmeye yardımcı olmadı ise, mide fıtığı gibi bir sorundan kaynaklanıyor demektir. Böyle bir durumda cerrahi müdahale uygulanması gereklidir.

Yine yaşı itibari ile daha genç hastalara uzunca bir müddet tedavi uygulandıktan sonra, herhangi bir iyileşme görülmüyorsa, reflü ameliyatı söz konusu olabilmektedir. Eğer yine de reflü tedaviye yanıt vermiyor ve iyileşme sağlanamıyor durumda ise, yemek borusunun alt kısmı daralma ve çok ciddi yutma güçlükleri yaşanabilmektedir. Bütün bunların akabinde, mide asidine bağlı ülserlerde ortaya çıkabilmekte ve daha ileri safhalarında mide kanseri de görülebilmektedir.

Reflü Hastalarında Doktorlar Ameliyat Kararını Nasıl Alır?

Ciddi durumlarda doktorunuz ameliyat kararı alacaktır. Şu durumlarda ameliyat kararına yakınsınız demektir. Ameliyat kararını cerrahlar ve uzmanlığı gastroenterelog olan doktorlar beraber vermektedir.

•    Şikayetlerini şiddeti, sıklığı ve çeşitleri
•    Yemek borusunda oluşan tahrişin durumu
•    İlaç tedavisine olumlu yanıt vermeme
•    Yaş durumu. Burada cerrahi operasyon hasta ne kadar genç ise daha öncelikli tercih edilir.
•    Reflü ile bağlantılı diğer mide rahatsızlıkları. Başta mide fıtıklarının olması doktorun ameliyat kararı vermesinde etkilidir.

Reflü Ameliyatı Sonra
IdeaSoft® | E-Ticaret paketleri ile hazırlanmıştır.