Genetiği Değiştirilmiş 10 Meyve ve Sebze

16-08-2021 00:11
Genetiği Değiştirilmiş 10 Meyve ve Sebze
Yediğimiz birçok meyve ve sebzenin ilk hallerinin aslında şu anki görünüşlerini hiç benzemediğini söylesek ne derdiniz? Genetik ile oynama deyince herkesin aklına laboratuvarlarda mikroskop altında oradan oraya aktarılan DNA zincirleri gelse de canlıların genetiğini isteklere göre değiştirme çok çok eski bir uzmanlık alanındır. Daha çok aynı cins bitkiler arasında aşılama dediğimiz bir metot yapay döllenme, çaprazlama, aşılama gibi binlerce yıldır yapılan çalışmalardır. Bir bitkinin istene özelliklerinin istenmeyen özelliklerinden ayrışması için eski zaman tarımcıları sürekli olarak arayışlar ve keşifler yapmışlardır. Bu da şu an yediğimiz birçok meyve ve sebzenin sofralarımıza elde gelen hallerine kavuşmamızı sağlamıştır. Peki hangi bitkiler bu genetik iyileştirmelere maruz kalmıştır. Listemize göz atın;

Havuç; Havuç insanlar tarafından onuncu yüzyılda keşfedilmiş ve yetiştirilmeye başlamıştır. Ancak vahşi doğada insan tarafından dokunulmamış bir havuç şu anki gibi turuncu renkli, sulu ve çıtır değildi. Bir ağaç kökünü andırıyordu ve çok acı bir tadı vardı.

Patlıcan; sebze ve meyveler geçmişte bu kadar çeşide sahip değildi. Birçok meyve sebze çeşidi insanlar tarafından değiştirerek oluşturulmuştur. Patlıcan da bunlardan biridir. Eski halinde patlıcanın bitkiye bağlıydı. Sap kısmında dikenleri vardır. Kısa ve tombul bir yapısı vardı. Renkleri sarı ya da mavi olabiliyordu.

Mısır; Genetiği çaprazlama uygulamaları ile en çok değişmiş gıdalardan biri de mısırdır. Mısır üretimi çok eskidir. İlk mısır milattan 7000 yıl önce ekilmiştir. Şu an tüketmekte olduğumuz muntazam sıralı sapsarı püsküllü, ve birbirine eşit koçanlara sahip mısırlar yoktu. Mısırın nasıl göründüğünü merak ediyorsanız aklınıza taze fasulyeyi getirmenizi öneriyoruz. Genetiği ile oynanmamış vahşi mısır, daha çok taze fasulyeyi andırıyordu. Açıkçası hiçte lezzetli gözükmüyordu.

Salatalık; olarak adlandırılan hıyar geçmişte hiçte bildiğiniz gibi değildi. Eski zamanda sofralarınıza gelse hıyarı hiç tanıyamazdık. Hıyar ya da birçok kişinin kullandığı ismi ile salatalığın vahşi doğadaki ilk hali şuan ki gibi kolay yenilebilir değildi. Avuç içi büyüklüğünde yuvarlak kalın, kabuklu ve dışı tamamen dikenlerle kaplıydı. İçi ise oldukça çekirdekliydi.

Muz; Günümüzden 7000 yıl önce ilk kez Papua Yeni Gine de ekilmeye başlanmıştır. Orijinal hali daha kısa ve sertti içinde ise bolca çekirdeği vardı. Şuan yediğimiz muz iki farklı çeşidin birbirine aşılanması ile elde edilmiştir.

Şeftali; Değişimi hayret verici olan bir başka meyve de şeftalidir. Eski çağlardaki şeftali şu an yediğimiz tüylü sulu ve yumuşak şeftaliye hiç ama hiç benzemiyordu. Şeftali genetiği değiştirilmeden önce kırmızı eriğe daha çok da kızılcığa benziyordu. Şeftali olarak bildiğimiz tatlı yiyeceğin geçmişte oldukça da ekşi bir tadı vardı.

Portakal; İnsanlık olarak doğadaki sebze ve meyvelerin ilk hallerini pek beğenmemiş meyvelerin tadına lezzet katıp görünüşleri de oldukça estetik hale getirmişizdir. İşte bunlardan bir diğeri de portakaldır. Eski hali yeşil kabuklu ve çamurumsu vıcık vıcık bir iç yapıya sahipti. Şu anki parlak turuncu renginden eser yoktu.

Ananas; Listenin en değişmemiş sanırız ananas olabilir. Vahşi ananas şuan hala Güney Afrika da yetiştiriliyor. Modern anasına göre daha az sulu ve içinde tohumları vardır. Son yıllarda giyim sektöründe sıkça görülen ananas desenlerine pek de rakip olabilecek bir güzelliğe sahip değildi.

Domates; Türk yemeklerinin olmazsa olmazı domates ilk haline göre epey değişime uğramıştır. Vahşi domatesin ebatları bir bozuk paradan küçük tadının ise çağla ya da gökçelik kadar ekşi olduğu söyleniyor. Şu anki haline göre çok daha kalın ve tüylü bir kabuğu vardı.

Karpuz; Yazın vazgeçilmezi kırmızı ve bol sulu karpuz da meğerse bildiğimiz gibi değilmiş. Karpuz on yedinci yüzyılda yetiştirilirken kalın ve koyu renk kabuklu, daha iri çekirdekli ve yenilebilir kırmızı kısımları şimdikine oranla çok daha azdı. Günümüzde ise karpuz en çok genetiği ile oynanan meyve olmaya devam ediyor. Öyle ki çekirdeksiz karpuzlar üretilmeye başladı. Bazı üreticiler kabağa karpuz tohumu kullanarak karpuz olarak bildiğimiz yediğimiz meyveleri dahi üretiyorlar. Yani meyve ve sebzelerin değişimi halen devam ediyor.
IdeaSoft® | E-Ticaret paketleri ile hazırlanmıştır.