Glüten Nedir, Vücudumuzda Nasıl Çalışır?

Son dönemlerin en çok konuşulan konularından birisi nasıl daha sağlıklı yaşayabileceğimiz.

Sağlıklı yaşamın en büyük gerekliliğinden biri bildiğiniz üzere yeme-içmemiz üzerine kurulu.

Zira vücudunuzu bir araba gibi düşünürseniz, gıdayı bedeninize aldığınız benzin gibi düşünebilirsiniz.

Ve ne kadar kaliteli benzin kullanırsanız, arabanızı o denli az servise götürmek zorunda kalırsınız.

İnsan vücudu için de aynısı geçerli.

Eğer vücudunuza sürekli olarak iyi, sağlıklı ve organik gıdalar sokarsanız, o denli az doktora görünmek zorunda kalırsınız.

Sağlıklı beslenmenin birçok farklı yolu var, ancak son zamanlarda yapılan en büyük araştırmalardan biri glüten içeren gıdaların bedene olan etkileri.

Bunun nedenini önce glütenin ne olduğunu anlayarak başlayalım.

Buğday dediğimiz üründe yaklaşık 30 adet farklı tür protein bulunuyor.

Bunlardan yalnızca ikisi (glutetin ve gliadin olmak üzere) suyla karıştırıldığında glüten dediğimiz maddeyi oluşturuyor.

Glüten İngilizce ‘glue’ olarak bilinen tutkal kelimesinden geliyor.

Keza glütenin hamur halini incelerseniz, tutkala benzediğini görebilirsiniz.

Glüten hamurda esnek yapıyı sağlayan madde, bu durumda unlu mamüllerin çoğuna da o yapıyı kendisi veriyor.

Tüm bu detaylara girmeden önce çölyak hastalığıyla glüten hassasiyetinin aynı şey olmadığını hatırlatalım.

Glüten tamamen zararlı sayılmıyor, örneğin bağırsaktaki faydalı bakterilerin çoğalmasına yardımcı olabiliyor aynı zamanda prebiyotik de kabul ediliyor.

Ancak genetik olarak bozulduğu için günümüzde mide asidiyle temas ettikten sonra parçalanmadan ince bağırsağa ulaşıyor ve doku hasarı başlatabiliyor. Otoimmüniteyi tetikleyerek tiroid hastalığı, cilt hastalığı, ince bağırsak kanserine yol açabiliyor.

Glüteni hayatınızdan hızlıca çıkarmak kolay değil, ancak glüten içeren unlu mamülleri glütensiz un karışımı, karabuğday, pirinç unu, nohut unu gibi alternatiflerle değiştirebilirsiniz.

Keklere badem unu, keçiboynuzu unu katabilirsiniz.

Bir diğer seçenekse yine buğday unu içermeyen makarnalar, mercimek ya da nohut unlu makarnalar deneyebilirsiniz.

Dilerseniz pirinç unundan yapılan noodle’ları Asya mutfağına özgü soslarla harmanlayarak yine glütenden bir nebze uzak durabilirsiniz.

Ekmeklerdeyse en çok tercih edilen karabuğday unlu ekmek ve mısır ekmeğini deneyebilirsiniz.

Glütensiz beslenmeyle ilgili daha fazla bilgiye sahip olmak isterseniz öncelerden sizin için hazırladığımız glütensiz diyetl içeriğimizi de buradan inceleyebilirsiniz.